Kalleşliklere ve sinsi hareketlere karnımız tok...

00:15:58 | 2024-07-27
Önce Ülkem
Önce Ülkem       [email protected]

KALLEŞLİKLERE VE SİNSİ HAREKETLERE KARNIMIZ TOK...

 

Bugün günümüzdeki insanlara bakıyorum da; iki yüzlülüğü, dönekliği, insanları kullanmayı, insanların ağzından laf almayı, ispiyonculuk yapmak gibi özellikleri kendilerine meslek edinmişler.

 

Hz. Mevlana diyor ki: "Nefis çok övülmesi yüzünden firavunlaştı. Mütevazi ol, büyüklük taslama. Kul ol, sultan olma." Nerde! Bir bakıyorsun bu tipler sultan olmuş almış başını gidiyor. 

 

Gün geldi küçüldüler, gün geldi çukurlaştılar, gün geldi komik duruma düştüler, gün geldi rezil oldular, gün geldi yemedikleri hakaret kalmadı. Anladığım kadarıyla bunların midesi nasırlaşmış, herşeye mübah diyen, menfaatleri için eğilen-bükülen-diz çöken hallerinden belli oluyor.

 

Yazar Sebahattin Ali diyorki: "Ne derlerse desinler, biz kalbimizin ve kafamızın doğru bulduğu şeyleri etrafın ne dediğine bakmadan yapmalıyız." Bencede yapılmalı, yapanıda alkışlamalıyız.

 

Sanma birşeyden habersiziz, siz ve sizin gibi az biraz daha sevinin diye ses etmiyoruz. Yaradan, kimseyi saplantısından dolayı, gözüyle görebildiği doğruları savunamayacak duruma düşürmesin.

 

Cennet Mekan Deniz Bölükbaşı Demiş ki; Siyaset, akrep, çıyan, sırtlan ve yılanı da olan vahşi bir orman gibidir." Bence çok doğru.. Duyuyoruz, görüyoruz, yaşıyoruz... 

 

Pisliğini kapatmak için pislik atan adam adam değildir. Ülkücü hiç değildir, dava adamı heleki hiç olamaz.

 

Birileri birilerine laf götürüp getiriyor yani ispiyonculuk yapıyor. Hem ekmeğini yiyiyor, hem suyunu içiyor hemde utanmadan-arlanmadan konuşulanları birbir birilerine anlatıyor. 

 

Yazar Mümin Seman diyor ki: "İnsanları kaderleri karşılaştırır, karakterleri yakınlaştırır, kararları anlaştırır, davranışları uzaklaştırır." Bence yerinde bir söz...

 

Bir başka birileride hem nalına, hem mıkına vuruyor.. Söyledikleri ile icraatları o kadar tezatki inanın küçük dilimizi yutuyoruz. Hem çok dertli hemde hizmettte, yardımda sınır tanmıyor... Bu ne yaman bir çelişki...

 

Karakteri yalanacağı kapıya göre değişen gevşekler şunu bilin ki; "Ar, Edep ve Haya" bilen insanların çıkarsız yaşantısı sizin tüm menfaat terazilerinizi bozar.

 

Hasetlik, fesatlık ve kıskançlığın tavan yaptığı şu günlerde ne dost belli ne de düşman. Ama gel gör ki ; Kime sorsanız herkes menfaatince insan...

 

Hz. Ali demiş ki: "Sizin en kötünüz, temiz insanlara kusur bulan ve dostlar arasına ayrılık düşüren kimselerdir."

 

Diyorum ki;

Bizim; sizin gibi ahlaksızlık diplomamız yok!

Bizim; sizin gibi İkiyüzlü diplomamız yok!

Bizim; sizin gibi ispiyoncu diplomamız yok!

Bizim; sizin gibi önüne gelene iftira atma diplomamız yok!

Bizim; sizin gibi adam satma diplomamız yok! 

Bizim; sizin gibi söylediği sözlere sahip çıkmama diplomamız yok!

Bizim; sizin gibi kişinin arkasından konuşup, yüzüne gülen diplomamız yok!

 

Siz ve sizin gibi olanların; kimyası bozulmuş, zavallı duruma düşmüş, ne dediğini bilmez olmuş, çaresiz kalmış, nefesi tükenmiş neye ve kime hizmet ettiğinizi cümle alem biliyor... Çırpındıkça batıyor, battıkça yok olma durumuna düşmüşsünüz.

 

Arkasından konuştuklarınızla öyle yan yanasınız ki insana bir gülme gelmiyor değil hani. Fitnenin akıl, kalp, vicdan ve dilleri esir aldığı ve insanlığın ayağa düştüğü bir atmosferde kalleşlik ve sinsi hareketler yapsanız ne olur yapmasanız ne olur ki?... Çünkü bu tip çirkinliklere karnımız tok.

 

Zakir Tercan




ETİKET :  

Tümü